Systemair HSK, bölgesel güç olma vizyonu ile 2015 yılında inÅŸa kararı aldığı yeni fabrikasını tamamlayarak faaliyete geçirdi. Systemair’in, 15 milyon Euro bedelle son iki yıl içinde dünya genelindeki en büyük yatırımı olan, Dilovası Makine Ä°htisas Organize Sanayi Bölgesi’nde konumlandırdığı yeni fabrikası, LEED Gold Sertifikası’na sahip ilk klima santrali niteliÄŸi taşıyor. Yüzde 30 Avrupa Ä°mar ve Kalkınma Bankası (EBRD) fonu, yüzde 70 Systemair’in kendi öz sermayesi ile inÅŸa edilen fabrika, aynı zamanda Türkiye’de iklimlendirme sektöründe EBRD’den fon kullanan ilk proje oldu. Yüksek verimli Systemair iklimlendirme ürünlerinin kullanıldığı tesiste; yaÄŸmur suyunun toplanması, su ve enerji tasarruflu ekipman kullanımı, verimli ısıtma ve soÄŸutma sistemleri, ısı yalıtımı, atıktan ısı geri kazanım sistemleri gibi verimli kaynak uygulamaları hayata geçirilerek LEED Gold Sertifikası alındı. Systemair’in fabrikası enerji verimliliÄŸi konusunda standart verimli bir fabrikaya oranla yüzde 33 daha verimli. Mesela aydınlatmada yüzde 50 verimlilik yakalanması iyi bir deÄŸer kabul edilirken; bu fabrikada gerek gün ışığı ile ilgili otomasyon gerekse armatür seçimleri ile yüzde 76 enerji verimliliÄŸi yakalandı.

Hem enerji verimliliÄŸi anlamında hem de konfor anlamında öne çıkan bir bina olan Systemair HSK fabrikası, Systemair grubunun 13 klima santrali fabrikası arasında en modern üretim ekipmanlarına sahip. Fabrikada endüstri 4.0’a uyumlu üretim teknolojileri kullanılarak, hata riski minimize ediliyor, yüksek verimli üretim gerçekleÅŸtiriliyor. Birçok özelliÄŸi ile dikkatleri çeken Systemair HSK’nın yeni fabrikasının inÅŸa karar aÅŸamasından faaliyete geçiÅŸine kadar olan hikâyesini, Systemair HSK Genel Müdürü Ayça EroÄŸlu ve Systemair HSK Fabrika Müdürü AyÅŸegül EroÄŸlu anlatırken, projenin danışman firması Altensis’ten Emre Ilıcalı da projenin özellikleri hakkında dergimize bilgiler aktardı.


Yeşil Bina: Systemair hakkında bilgi alabilir miyiz?

Ayça EroÄŸlu: Systemair, Gerald Engström tarafından 1974 yılında Ä°sveç’te kuruldu. Dünya çapında üretimini gerçekleÅŸtirdiÄŸi ürünler arasında; baÅŸta klima santralleri olmak üzere fanlar, hava dağıtım ekipmanları, hava perdeleri ve soÄŸutma ürünleri yer alıyor.

Systemair; Avrupa, Kuzey ve Güney Amerika, OrtadoÄŸu, Asya ve Güney Afrika’da konumlanarak 56 ülkede faaliyet gösteren, 27 fabrikası bulunan, 5 bin 500 kiÅŸiye istihdam saÄŸlayan ve 2017/18 mali yılında 730 milyon Euro ciroya ulaÅŸan bir firma. Dünya genelindeki 13 klima santrali fabrikası ile Avrupa’da klima santrali pazar lideri olan Systemair, fan ve hava dağıtım ekipmanlarında da dünyada ilk 3 marka arasında yer alıyor. Systemair’ın yıllık büyüme oranı ise ortalama yüzde 8 düzeyinde.

Fabrikalar, alışveriÅŸ merkezleri, havalimanları, ÅŸehir hastaneleri gibi dev projelerin iklimlendirmesini saÄŸlayan klima santralleri sektöründe son 5 yıldır Türkiye pazar lideri olan Systemair HSK ise yüzde 90 Ä°sveçli Systemair firması ve yüzde 10 Türk firması HSK ortaklığında faaliyet gösteriyor.

YeÅŸil Bina: HSK’nın sektör yolculuÄŸu ve Systemair ile yollarının kesiÅŸme hikâyesini anlatır mısınız?

Ayça EroÄŸlu: Ä°klimlendirme sektörünün duayen isimlerinden Vural EroÄŸlu’nun 1981 yılında kurduÄŸu HSK, ismini faaliyet alanı olan havalandırma, soÄŸutma ve klima kelimelerinden alıyor. HSK, serbest ekonomiye yeni geçiÅŸ yapılan Turgut Özal döneminde, ithalatın çok düÅŸük oranlarda kaldığı ve gümrük vergilerinin yüksek olduÄŸu zamanlarda, kendi bünyesindeki mekanik müteahhitlik faaliyetlerine malzeme saÄŸlamak için alınan distribütörlükler vasıtasıyla malzeme satışı gerçekleÅŸtirmek amacıyla yola çıktı.

Türkiye, kapılarını dünyaya yeni yeni açarken 2001 yılına kadar baÅŸarılı bir ivme yakalayan HSK, 2001 krizi döneminde radikal bir karar ile bütün distribütörlüklerini ve dolayısıyla ithalatı bırakarak üretime baÅŸlamak üzere Hadımköy’de fabrikasını kurdu. 2008 yılından itibaren Türkiye’de klima santralleri sektöründe pazar liderliÄŸine yerleÅŸen HSK, aynı zamanda 2008’de ihracata yönelerek bölgesel oyuncu olmak için ilk adımı attı. 2009 yılında yeni bir üretim metodolojisi icat ederek klima santrallerinin demonte ÅŸekilde katlanabilir olmasını saÄŸladı. Ä°novatif buluÅŸu ile nakliye oranlarını yüzde 15’ten yüzde 10’lara düÅŸürerek büyük avantaj saÄŸlayan HSK, bu sayede baÅŸta OrtadoÄŸu ülkeleri olmak üzere büyük anlaÅŸmalar yaparak ihracat potansiyelini hızla geliÅŸtirdi.

Tüm bu geliÅŸmelerin ışığında 2001-2010 yılları arasında yıllık ortalama yüzde 30 büyüyen HSK; büyüme hızı, yüksek ihracat potansiyeli, inovatif ürünleri ve patentli teknolojilerinin yanı sıra mühendislik alanındaki deneyimi ve güçlü “know-how”ı ile 2010 yılında dünya iklimlendirme devi Systemair’ın ilgisini çekti ve iki firma arasında görüÅŸmeler baÅŸladı. Türkiye’de 2000 yılından beri satış ofisleri bulunan Systemair, 2012 yılında HSK’nın yüzde 90 hissesini satın aldı. Bu tarihten itibaren Systemair HSK olarak çok daha güçlü bir organizasyon yapısı ve yüksek hedeflerle yola devam ediyoruz. BirleÅŸmeden sonraki yıllarda Ä°sveçli Systemair’in Türkiye’deki cirosu üçe katlandı.

Bugün Türkiye'nin önde gelen iklimlendirme ÅŸirketlerinden biri olan Systemair HSK olarak, her geçen gün büyüyen iÅŸ hacmimiz ve 340 kiÅŸilik ekibimizle yola devam ediyoruz.

Yeşil Bina: Yeni fabrikanız hakkında bilgi vererek, LEED sertifikası almasını sağlayan unsurlar neler oldu, anlatır mısınız?

AyÅŸegül EroÄŸlu: Systemair HSK olarak, 15 milyon Euro yatırım deÄŸerine sahip fabrikamızı yüzde 30 Avrupa Ä°mar ve Kalkınma Bankası (EBRD) fonu, yüzde 70 kendi öz sermayemizle inÅŸa ettik. Bu yatırımla EBRD ilk kez iklimlendirme sektöründe bir firmaya fon saÄŸlamış oldu.

Systemair grubunun 13 klima santrali fabrikası arasında en modern üretim ekipmanlarına sahip üretim tesislerinden biri olarak öne çıkan yeni fabrikamız, lojistik açısından avantajlı bir lokasyon olan Dilovası Makine Ä°htisas Organize Sanayi Bölgesi’nde yaklaşık 28 bin metrekare alana kurulu.

Yüksek verimli Systemair iklimlendirme ürünlerinin kullanıldığı tesisimizde; yaÄŸmur suyunun toplanması, su ve enerji tasarruflu ekipman kullanımı, verimli ısıtma ve soÄŸutma sistemleri, ısı yalıtımı, atıktan ısı geri kazanım sistemleri gibi verimli kaynak uygulamalarını hayata geçirdik. Üretim giderlerini en aza indirgeyecek teknolojik yatırımlar yaptık. ÖrneÄŸin, aydınlatmalarımızı ortam ışığına göre kendini ayarlayabilen otomasyonlu LED aydınlatmalar olarak seçtik. Binamızın enerji sarfiyatını düÅŸürmek için fabrikanın kapılarında ısınmış ve soÄŸumuÅŸ havanın çıkışını engelleyen çift kapı sistemi ve Systemair markalı hava perdeleri kullandık. Bina yönetim sistemi ile tüm bu mekanik uygulamaları kontrol edebilecek altyapı kurduk. Bu sayede Türkiye’de “Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik” anlamına gelen LEED Gold sertifikasyonunu almayı baÅŸaran ilk klima santrali fabrikası olduk.

Fabrikamızda Endüstri 4.0’a uyumlu üretim teknolojilerinin efektif olarak kullanılması sayesinde modern sac iÅŸleme ve kesim makineleri birbirleriyle iletiÅŸim kurup en hızlı ve hatasız üretimi yapıyorlar. Yeni fabrikamızla birlikte üretim kapasitemizi yaklaşık iki yılda iki katına çıkarmayı ve klima santralleri pazar payımızı her yıl yüzde 10 ila 20 oranında artırmayı hedefliyoruz. Ayrıca modüler klima santrallerinin yanı sıra ürün gamımızda yer alan diÄŸer ürünlerde de büyümeyi planlıyoruz.

YeÅŸil Bina: LEED sertifikalı fabrika kararı nasıl alındı, süreci biraz anlatır mısınız? Neden Dilovası tercih edildi?

Ayça EroÄŸlu: Systemair HSK olarak, Systemair’in 27 ülkedeki fabrikalarında üretilen bütün ürünlerini satıyoruz. Systemair’in pazarları içerisinde 5 ana coÄŸrafya var. Bizim coÄŸrafyamız geliÅŸmekte olan ülkeler coÄŸrafyası. Systemair HSK olarak, Systemair için geliÅŸmekte olan pazarlar içinde önem derecesine göre birinci sırada yer alıyoruz. DiÄŸer pazarların içinde daha fazla söz sahibi olabilmek için üretim kapasitemizi büyütmemiz gerekiyordu. GeçmiÅŸ dönemde 3 fabrikamız vardı. 2013 yılının Eylül ayında bunları tek fabrika altında topladık. Hadımköy’deki fabrikamız 10 bin metrekarelik kapalı alana sahipti. Bölgesel güç olmak; hem kapasite hem de ürün grubu anlamında birtakım yükümlülükler getiriyor. Bu yüzden fiziki olarak fabrikamızı 2015 yılında büyütmeye karar verdik. Yaptığımız araÅŸtırmalardan sonra Dilovası’nda karar kıldık. Çünkü burada 12 farklı organize sanayi bölgesi var, yaklaşık 100 bin kiÅŸiye istihdam saÄŸlanıyor. Çevresinde Kuzey Marmara Otoyolu, Kocaeli Limanı ve Osmangazi Köprüsü var. Biz Anadolu’ya da çok satış yapıyoruz ve birçok tedarikçimiz de Anadolu’da yer alıyor. Dolayısıyla Anadolu’ya kolay ulaşım bizim için çok önemli. Tüm bu avantajlarından dolayı stratejik olarak Dilovası’na karar kıldık.

AyÅŸegül EroÄŸlu: 2015 yılının Nisan ayında fabrikanın yerini satın aldıktan hemen sonra, ürün, bakış açısı, enerji tüketimi gibi pek çok konuda bu fabrikada yapmak istediklerimizi belirledik. Yeni fabrikamızda LEED sertifikası olmasına karar verdik, çünkü hem Systemair’in diÄŸer fabrikalarında vizyonu bu ÅŸekilde hem de Green Ventilation konsepti ile Ecodesign’a uygun ürünler üreten bir firma olarak yeÅŸil bir fabrikamız olması gerektiÄŸine inanıyoruz. Dolayısıyla sürdürülebilir üretim için enerji sarfiyatlarını minimuma indiren çevre dostu fabrika kararımızı projeye baÅŸlamadan önce vermiÅŸtik. Zaten projeye baÅŸlamadan önce bu kararı vermek en önemli unsurların başında geliyor. Çünkü bu karar, bütün tasarımı ve projeyi doÄŸrudan etkileyerek girdileri deÄŸiÅŸtiren önemli bir karar. YeÅŸil fabrikamızın projelendirmesine 2015 yılının Aralık ayında baÅŸladık. Projenin en başında danışman firmamız Altensis’i seçmiÅŸtik. Projenin en başından beri bizi yönlendirmeleri sayesinde hangi konulara dikkat etmemiz gerektiÄŸi hususunda önlemlerimizi alıyorduk. Bununla birlikte mekanik, elektronik projelendirme, mimari hepsi bir arada ÅŸekillenmiÅŸ oldu. LEED sertifikasında Gold’u hedeflemiÅŸtik ve bu hedefimize de ulaÅŸtık.

YeÅŸil Bina: Binanın yapımında yer alan projeciler ve tedarikçiler kimlerdi? Binanın önemli sürdürülebilirlik özellikleri nelerdir?

AyÅŸegül EroÄŸlu: Bu binanın ihtiyaçları bize özel bir ÅŸekilde Serhan Ceyhan Mimarlık Ofisi tarafından saÄŸlandı. Proje yönetim ofisi Hill International’ı ise danışman olarak yanımıza aldık. Projelendirme safhasından inÅŸaatın sonuna, hatta devreye alınmasına kadar beraber çalıştık. Åžu anda gözden geçirmelerde de beraber çalışmaya devam ediyoruz. Projelendirme aÅŸamasında Hill International, çözüm ortakları konusunda bize alternatifler sundu. Bizim bu sektörün içinde olmamız nedeniyle tanıdığımız firmalar da vardı. Hepsini beraberce deÄŸerlendirerek çözüm ortaklarımızı seçtik. Ana inÅŸaat müteahhidimiz Haldız Ä°nÅŸaat oldu. Mekanik alanda Met Mühendislik, elektrik tarafında Öztek, mekanik projelendirmede Dinamik, elektrik projelendirmede Enkom, statik projelendirmede Pronet, çelik konstrüksiyonda Gün Ä°nÅŸaat, yangın danışmanlığında Etik Teknik ve cephe kaplamalarda ise Alsim ile çalıştık.

Yapmış olduÄŸumuz uygulamalarla birlikte referans binaya kıyasla, enerji sarfiyatımızdan yüzde 30 tasarruf saÄŸlayacak bir kurgu oluÅŸturduk. Mekanik taraf, ağırlıklı olarak verimlilik saÄŸladığımız alanlardan birisi oldu. Binamızda sadece ofis alanında deÄŸil, fabrika alanı içerisinde de kendi klima santralimizi kullandık. Yine chillerde de kendi cihazlarımızı kullandık. Bir tek pompa ve kanal taraflarında farklı markalardan destek aldık. Tüm cihazlar Ecodesing’a uygun olacak ÅŸekilde seçildi.

Yine çok önemli bir unsur olarak hava perdeleri kullandık. Çünkü fabrikanın sevkiyat kapıları, ofis çıkış kapıları var. Hem çift kapı sistemi hem de hava akışını önleyecek, kendi ürünlerimiz olan hava perdeleri kullanıldı. Ayrıca tüm mekaniÄŸi kontrol edecek bir otomasyon sistemimiz de bulunuyor. Sadece mekaniÄŸi kurmanız yetmiyor, bunları uygun bir ÅŸekilde yönetebilmeniz de gerekiyor. Fabrikanın çalışma saatlerine ve doluluk durumuna göre algılama yaparak açılıp-kapanan sistemlerimiz var ve bunları aktif bir ÅŸekilde kullanıyoruz. Otomasyon sistemlerimiz Regin firması tarafından yapıldı.

Cephede ve çatıda kullandığımız sandviç paneller 80 mm kalınlığında 100kg/m3 yoÄŸunluÄŸunda taÅŸ yünü. Burada uygulamacı Alsim firmasıydı, ürünleri ise Aluform’dan tedarik ettik. Çatı panelinde yaÄŸmur suyu depolamak için PVC kaplama kullanıldı. 350 tonluk yaÄŸmur suyu depomuz var. Bütün peyzaj alanlarının sulanması için bu depoyu kullanıyoruz. Ek olarak peyzaj alanında az su isteyen ve biyo çeÅŸitliliÄŸi fazla olan bitkileri tercih ettik. Bütün vitrifiyeler, armatürler LEED onaylı. Camlarımız ÅžiÅŸecam’ın ısı ve UV geçirgenliÄŸi en düÅŸük modellerinden tercih edildi. Altensis bütün komponentleri deÄŸerlendirerek bize bir enerji modellemesi yaptı. Yürüme yollarında asfalt kullanılmadı, açık renkli ürünler tercih edildi. Isıtma tarafında ise fabrika alanlarını ısıtmak için brülörlerimiz var. Fabrikada hem daha konforlu hem de daha verimli olduÄŸu için Çukurova markalı radyant ısıtıcılar kullandık. Aydınlatmalarda ortam ışığına göre aydınlatmayı ayarlama özelliÄŸine sahip LED kullanıldı. ASHRAE’nin tanımlamış olduÄŸu referans binaya göre, aydınlatmada yüzde 76 enerji verimliliÄŸi oranı yakalandı. Bu bir fabrika için çok önemli bir deÄŸer. Fabrikanın etrafında bisiklet yolu, tesise yakın sosyal alanlar, toplu ulaşım durakları, düÅŸük emisyonlu araçlar için özel park alanları da mevcut.


YeÅŸil Bina: Systemair HSK’nın ürün gamından ve bunların sürdürülebilir özelliklerinden bahseder misiniz?

Ayça EroÄŸlu: Systemair, YeÅŸil Havalandırma (Green Ventilation) konsepti ile Avrupa’da 2000’li yılların başından bu yana yüksek verimli havalandırma cihazları konusunda pazarı yönlendiren firma konumunda. 2016 yılında havalandırma cihazları için Ecodesign YönetmeliÄŸi’nin devreye girmesiyle birlikte; yüksek verimli havalandırma cihazlarının kullanımı AB ülkelerinde yasal olarak da zorunlu hale geldi. En küçük kanal fanlarından dev klima santrallerine kadar tüm ürünlerini Ecodesign 2018’e uyumlu olarak üretebilen Systemair’in ürünleri, önümüzdeki yıllarda yürürlüÄŸe girecek olan Ecodesign 2020 için de hazır.

Systemair HSK olarak bizim ürün gamımızda; klima santralleri, fanlar, hava dağıtım ekipmanları, hava perdeleri ve soÄŸutma ürünleri yer alıyor. Bu ürünlerimizle; konut havalandırması, konfor uygulamaları, endüstriyel uygulamalar, hijyenik uygulamalar, enerji verimli havalandırma, soÄŸutma, otopark havalandırması, renovasyon projeleri, otomasyon, yangın güvenliÄŸi ve tünel havalandırması gibi pek çok farklı alanda çözüm sunuyoruz.

Klima santrallerinin en önemli özelliÄŸi havayı sadece ısıtmak ve soÄŸutmak ile kalmayıp aynı zamanda ortama taze hava saÄŸlaması. Systemair HSK olarak, özellikle son 15 yıldır hızla yaygınlaÅŸan yüksek katlı ve camları açılmayan plazalarda taze hava giriÅŸini saÄŸlayarak kritik rol oynayan klima santrallerini “binaların gizli kahramanları” olarak nitelendiriyoruz. Ä°klimlendirme projelerine dizayn aÅŸamasında dahil olarak tasarım aÅŸamasından tesisin devreye alınmasına kadar her aÅŸamada rol alıyoruz.

Ä°klimlendirme sistemlerinde enerji verimliliÄŸi için kullanılan fanların ve ısı geri kazanım sistemlerinin yanı sıra doÄŸru otomasyon ve kontrol sistemlerinin tercih edilmesi de bir diÄŸer önemli faktör olarak öne çıkıyor. Ürünlerde verimli komponentler kullanılsa bile sistem doÄŸru bir otomasyonla kontrol edilmediÄŸi sürece optimum verimlilik yakalanamıyor. Almanya gibi geliÅŸmiÅŸ ülkelerde otomasyonlu klima santrali satışları yüzde 90 seviyelerinde iken Türkiye’de son pazar verilerine göre bu oran yüzde 8 seviyesinde kalıyor. Systemair HSK olarak bizim otomasyonlu klima santrali satışlarımız ise yüzde 30’lara ulaÅŸtı.

Enerji verimliliÄŸine yönelik diÄŸer çalışmalarımız arasında; soÄŸutma gruplarına yönelik kış aylarında soÄŸutma ihtiyacı halinde düÅŸük dış hava sıcaklığından yararlanarak enerji tüketimlerinin düÅŸürülmesi, endüstriyel veya konfor alanlarında kullanılan fanların elektrik tüketimleri düÅŸük olan motorlarla deÄŸiÅŸtirilmesi, endüstriyel tesislerde açığa çıkan atık ısıların geri kazanılması, tesislerde sürekli açık kalan kapılara yerleÅŸtirilen hava perdeleri ile ısı kayıp ve kazançlarının önüne geçilmesi, özel bir soÄŸutma teknolojisi sayesinde elektrik tüketmeden soÄŸutma yapılması yer alıyor.

Temel misyonu “mekânların iç hava kalitesini artırıp insanlara temiz hava saÄŸlamak” olan bir firma olarak bu hizmeti sunduÄŸumuz tüm cihazlarımızı Türkiye’deki fabrikamızda üretiyoruz.



Altensis Kurucu Ortağı Emre Ilıcalı: "Systemair HSK Fabrikası, Standart Verimli Fabrikaya Göre Yüzde 33 Daha Verimli"

YeÅŸil bina çok geniÅŸ bir kavram olduÄŸu için; biz genelde sertifika alan binalara “YeÅŸil bina” demeyi tercih ediyoruz. Systemair’in bu binasında birçok uygulama yapıldı ama bir iki tane küçük uygulama ile “YeÅŸil bina yaptık” diyebilenler de var.

Fabrikalar, yeÅŸil binanın sahip olduÄŸu konular açısından en büyük potansiyeli barındırıyor ama Türkiye’de yeÅŸil bina konseptinde çok az fabrika var. Çünkü fabrikalar yeÅŸil bina kriterlerinin bir kısmını doÄŸası gereÄŸi saÄŸlamaya çalışırken, bir kısmına da özellikle fabrika inÅŸaatları yapılırken çok girmek istemiyorlar. Çünkü bu binalar üretim odaklı ve bu kriterleri ne yazık ki üretime katkısı olmayan unsurlar olarak görüyorlar. Fabrika binaları “Biz yeÅŸil bina olmak istiyoruz ama sadece bazı konuları alalım” diyorlar. Bu bakımdan Systemair’in bu projesinin, fabrika olarak bu seviyede bir sertifika alması çok önemli. LEED sertifikasında sadece enerji, su verimliliÄŸi, iÅŸletme maliyetlerini azaltma gibi konular yok; malzeme seçimi, peyzaj gibi konular da var ve çok önemli.

Systemair’in fabrikası, mekanik tarafın getirdiÄŸi enerji verimliliÄŸi anlamında çok kuvvetli bir bina. LEED sertifikasında sadece enerji verimliliÄŸine deÄŸil; iç mekân konforuna da bakılıyor. Mesela endüstriyel tip binalarda yaÅŸadığımız en büyük sorun havalandırmadır. Her yere hava verilmez ya da yetersiz verilir veya üretim yerleri gibi yerler konunun dışında bırakılır. Bunlar bizim hep tartıştığımız konulardır. LEED bunlara çok önem veriyor. Systemair’in fabrika projesi ise hem enerji verimliliÄŸi anlamında hem de konfor anlamında öne çıkan bir bina ve bu en önemli özelliÄŸidir. Enerji ve su konularına fabrikalar motive oluyorlar ama diÄŸer konularda motivasyon düÅŸük olabiliyor ancak bu binada tüm konularda dengeli bir yaklaşım söz konusu oldu. Systemair’in fabrikası enerji verimliliÄŸi konusunda standart verimli binaya oranla yüzde 33 daha verimli bir bina. Bu ÅŸu demek; siz zaten bir bina yaparken ASHRAE’ye uyduÄŸunuzda verimli bir bina yapmış oluyorsunuz. Ama buna göre artı olarak yüzde 33 verimlilik demek; standart bir fabrikaya göre çok üst seviyede bir verimlilik anlamına geliyor.

Systemair’in fabrikası yapılırken mekanik ekipmanlar, chiller, VRF cihazları vs. hepsi enerji etiketlemesi yüksek olan modellerden seçildi. Ürünler bu anlamda üst düzey. Klima santralleri ve havalandırma vs. tam istenilen ÅŸekilde yapılmış oldu.

Aydınlatmada gerek gün ışığı ile ilgili otomasyonu gerekse armatür seçimleri ile yüzde 76 enerji verimliliÄŸi saÄŸlandı. Bu verimlilik oranı iyi bir binada genelde yüzde 50 civarlarında çıkar ama burada çok iyi bir verimlilik saÄŸlanmış. Bunun haricinde enerji ölçümleme ve otomasyon ile ilgili önemli sistemler var. Mesela enerji izleme otomasyonu var. Binada her sistemin enerji tüketimi takip edilebiliyor. Bir yerde ortaya çıkacak verimsizliÄŸi görüp, kontrol ve yönetme imkânı oluyor. Bu da her yerde olan bir sistem deÄŸil. Ä°lk yatırım maliyetlerine bakıldığında, bunlar yatırımcı tarafından hep vazgeçilen unsurlar olarak görülüyor ama önemli unsurlar.

Proje yönetim firmasının iÅŸin içinde olması önemli ama her proje yönetim firması ile bu uyum saÄŸlanamayabiliyor. Bir de sadece proje yönetim firması deÄŸil; proje yönetim firmasından bu iÅŸin başına atanan kiÅŸi de önemli. Ä°ÅŸveren tarafındaki yönetim bu iÅŸin arkasında durmaz ise müteahhit tarafına ya da proje yönetimine inildikçe oradan alınan sinyaller olumsuzlaşıyor ve bize olan geri dönüÅŸler de farklı olabiliyor.
Bu projede öne çıkan baÅŸka bir unsur da kurgunun güzel olması idi. LEED tarafına verilen önemden biz çok mutlu olduk. YeÅŸil binanın maliyeti konusu subjektiftir, ölçülmesi çok zordur. Yatırımcılara her zaman “Bir ÅŸeyleri fazladan yapıyoruz” hissiyatı veriyor ama neyin fazladan yapıldığını kimse söyleyemiyor. Günün sonunda yapılanlar gerçekten insanların içine sinince; bu maliyet de ileriye yönelik olarak bertaraf ediliyor.

Ä°ç mekân hava kalitesi ve kullanıcı konforu gerçekten çok önemli. Genelde fabrikalarda bu konu daha geri planlara atılır. Burası insanların çalışma yeri, bir nevi ikinci evleri. Endüstriyel binalarda bu konuda çok mücadele veriyoruz. Systemair’in fabrikası bu anlamda da öne çıkan ve ciddi puanlar alan bir bina. Her binanın puan topladığı kategoriler farklı olabiliyor. Mesela bir konut binasında enerji verimliliÄŸi çok daha düÅŸük olurken, konfor daha yüksek olabiliyor. Fabrikada da enerji, su gibi operasyonel ayağı destekleyecek unsurlar önemli oluyor. Ama Systemair fabrikasında iç mekân kalitesinde de belli standartlar yakalandı. Mesela termal konfor ile ilgili standartlar saÄŸlanmış ki bu fabrikalarda genelde ender rastlanan bir ÅŸeydir.