
Avrupa Yatırım Bankası Yeni Binası![]()
İki sene önce tamamlanan Avrupa Yatırım Bankası'nın yeni binası, Lüksemburg Konrad Adenaur Bulvarı'ndaki genel merkeze yakın bir yerde inşa edildi. "Çevresel sürdürülebilirliği" esas öncelik olarak alan banka yönetimi, yüksek standartları, enerji verimliliği ve doğal kaynakların sağlıklı kullanımını ön plana alan bir yapı istiyordu. En başından beri, binanın sadece 750 ilave personel için yeterli alan yaratması değil, aynı zamanda inşaat alanında bir rol model oluşturması amaçlanıyordu. 2002 yılında başlayan konkur sürecini ise Christoph Ingenhoven'in projesi kazandı. Bina LEED "Çok İyi" sertifikasına sahip. Bina, konkurda yer alan asimetrik bina formlarının tersine, eğimli alana yerleştirilmiş borulu cam bölme şeklinde kompakt bir hacme sahip. Bu dev cam kaplamanın altında 6 ve 9 katlı zikzak ofisler uzanıyor ve bunlar köprüler ve kuzey cephe boyunca bir bağlantı yoluyla birbirine bağlanıyor. Bu alan boyunca, ofis odaları arasındaki V şekilli alanlar ısıtılmamış kış bahçelerini oluşturuyor ve eğimli cephe zemine kadar genişliyor. Bunun tersine, güneye bakan üçgen biçimli orta alanlar ofislerin arasında kolonsuz, ılıman ısı kontrollü ve çift cepheli atriyum olarak tasarlanmış. Bu cephe boyunca, ana ve ikinci giriş sahaları ile mevcut bina ve kantin geçiş yolları bulunuyor. Tasarımın altında yatan ana düşünce, binanın dış katmanının iç cephelerden ayrılmasıydı. Bu, ekolojik konsept açısından bu iki önemli avantaj sunmuş: İlki, hem ısıtılan hem de ısıtılmayan alanlar, iç iklimi kontrol eden yalıtıcı kaplamalar olarak işlev görüyor. Örneğin açılan kanatlar iyi düzenlenmiş hava sirkülasyonu sağladığı için ofis pencereleri kışın bile açılıp doğal havalandırma sağlanabiliyor. İkinci olarak, iç duvarlar havanın doğrudan etkisine karşı korunaklı olduğu için geniş alanlı ahşap yüzey ve pencereler belirlemek mümkün oluyor Bu sadece sağlıklı bir his yaratmakla değil aynı zamanda birincil enerji kullanımını azaltmaya yardımcı olmak gibi bir fayda da sağlıyor. Atriyum için İklimlendirme Konsepti Lüksemburg'daki EIB binasının dış kaplama yapısının en önemli formları arasında, atriyum ve eğim arasındaki ahşap cepheler sayılabilir. Yapının kuzey tarafının cam kaplamasının altındaki kış bahçeleri, kışın bile 5 0C'nin altına düşmeyen ısıtılmamış alanlar olarak düşünülmüş. Güney cephe boyunca uzanan atriyum ise tersine, insanların uzun süre kalabileceği, konforlu şartlara sahip ısıtılmış alanları içeriyor. Böylece bu alanlar uzun süreli çalışma alanları olarak kullanılabiliyor. Atriyum çatıları ve cepheleri için düşünülen konseptin temel önermesi, enerji tasarrufu açısından yapıda mümkün olduğu kadar ekonomik bir ısıtma soğutma anlayışının sağlanmasıydı. Zikzak ofisli çalışma alanlarının dışındaki avlu bölgeleri yalnızca dış kaplama alanıyla saha hacmi arasındaki ilişkiyi en iyi şekilde düzenlemekle kalmıyor, aynı zamanda yıl boyunca pencere havalandırmasını kol Güney atriyumun dış cepheleri boyunca ısı kaybını önlemek için, atriyumun tüm yüksekliğince cepheye paralel olarak özel odaklı radyasyon yüzeyler yerleştirilmiş. Bu elemanlar bir ofis alanını diğerine bağlayan köprülerde bulunuyor. Bunlar, cepheden uzun dalga termal radyasyon değiş-tokuşu sağlıyor ve bu yolla herhangi bir ısı kaybı tehlikesini engelliyor. Ayrıca sistem, en önemli noktalara bilinçli termal enerji dağılımı sağlayarak atriyumda daha ileri bir ısı kontrolü sağlıyor. Cam çatı İklimsel yapı dokusunun büyük bir kısmını, üçgen biçimli elemanlarıyla kemerli cam çatı oluşturuyor. Bu da, yüksek termal yalıtım derecesine sahip, yalıtıcı çift camlı prefabrik alüminyum yapı şeklinde tasarlanmış. Atriyumun güney cephesi boyunca yatay çatı cam alanları, oldukça seçici doğal renkli güneş kontrol filmleriyle kaplı. Bunlar, sigara dumanı ve havayı çeken bir hava akım sistemi işlevi görüyor. Aynı zamanda yıl boyunca ısıtılmış güney cephe atriyum kadar ısıtılmamış kuzey kış bahçeleri için de doğal havalandırma sağlıyor. Soğuk dönemde, birkaç dakika içinde hava hacminde kompkle bir değişikliğe imkan veren hızlı havalandırma şekline ulaşılıyor. Yılın sıcak Entegre hava akımı simülasyonları Isı kontrol ölçülerinin uygulanması için ihtiyaç duyulan alanlar, gerekli verilerle beraber entegre hava akım simülasyonu baz alınarak geliştirilmiş. Bunun sonucu olarak planın ilk aşamalarında ısıtma konsepti ve rahatlık kriterlerinin güvenli işleyişini kontrol etmek mümkün olmuş. Sonunda, en iyi çözüm seçilmiş: atriyum çatıları ve cepheleri için termal olarak en iyi şekilde kullanılabilen cam yüzey. Bu da, en alt katlardaki ofisler için bile maksimum şeffaflık, günışığı ve yüksek derecede doğal aydınlatm Christoph Ingenhoven "EIB konusunda Britanya ve Lüksemburg'da uzman çözüm ortaklarıyla işbirliği yaptık. Amacımız ev sahibi ülke ile BREEAM'in standartları arasındaki koordinasyonu hassas bir şekilde sağlayabilmek ve bunları tasarım aşamasından yapı denetim raporuna kadar proje boyunca tutarlı olarak uygulayabilmekti. Tüm tasarım planlarımızın önemli bir amacı da binanın kullanıcılarının refahını artırmaktı. Örneğin bahçeye ve avlulara açılabilen pencerelerle modern, rahat ve şeffaf bir çalışma ortamı için iletişimi teşvik edici alanlar oluşturuldu. Konseptin bir temel unsuru da tampon bölgelerdeki mikroklimalar, sıcak ve soğuk atriyumlar, çift katmanlı cepheler, beton zeminlerin termal yoğunluğu kadar, doğal hava giriş-çıkış şekliydi. Enerji anlayışımızın BREEAM sertifikası olarak tanınması sadece biz mimarlar için değil, aynı zamanda bu çalışmaya destek veren tüm müşteri ve proje ortaklarımız için de bir farklılık..." "Bizim için BREEAM kriterleri ve benzer programlar kendi içlerinde bir son değil, teşvik. Yeni yapıda dönüşümlü çalışan personel için duşlar eklemedik; çünkü mevcut yan binada var. Bizim görüşümüze göre ek kredi toplamak için alanda katlama yapmak hem ekolojik değil hem de haksız. Tüm dünyada yapı formlarının çevreye duyarlılığını değerlendirmek için daha kıyaslanabilir ve objektif olarak kanıtlanabilir kriterler belirlemeyi hedefleyen sertifikasyon sistemleri kuruluyor. Bu yolda da tasarımcıların da kendi tasarımlarını değerlendirmeye motive olmaları umuluyor. Bu, özellikle çevre dostu yapı formları konusunda dünyaca lider kabul edilen ama bu tür isteğe bağlı sertifikasyon programlarıyla çalışmaya alışık olmayan Alman mimarlara uyuyor. Bu değerlendirme metotlarının her biri elbette tartışılabilir kriterler ya da standartlar içeriyor. Çünkü çevreyle ilgili her adımda dikkate alınması gereken soft faktörler de var; örneğin bilimsel olarak değerlendirmesi zor olan kullanıcıların refahı konusu. Fakat bu demek değildir ki BREEAM gibi bir program yapının enerji tasarruf şeklini değerlendirmek için uygun bir platform değil. Tersine, zaman içinde BREEAM gibi değerlendirici programlarda kullanılan kriterlerin daha rafine ve net olacağına eminiz. Dahası, bu standartların adım adım mimarlar olarak bizim tutumumuz -ve tabi yeni teknolojilerin yardımıyla- gelişeceğine inanıyoruz. Böylece yapı sektöründe tamamen yeni bir seviyeye ulaşılabilir..." * Detail Green 2009'dan derlenmiştir İlginizi çekebilir... Garanti Bankası Teknoloji Kampüsü'ne BTM Optigreen ile Spesifik Çatı ÇözümüYapı malzemeleri sektörünün öncü markalarından BTM; yapımı 2018 yılında tamamlanan Garanti Bankası Teknoloji Kampüsü projesinde tercih edilen BTM Opti... Kamudaki İlk Breeam Outstanding Sertifikalı Yeşil Bina: Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi OdasıDoğa, insanın gösterdiği özene aynı itina ile cevap veren mükemmel bir organizmadır.... Yüksek Performanslı Bir Yeşil Bina: İzmir Ticaret Odası Yeni Hizmet BinasıYüksek performanslı yeşil binaların yaşam döngüsü, bina duvarlarını aşan, şehir planlamasını, toplumu ve saha planlamasını içeren genis kapsamlı, bina... |
||||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.