
|
COP27 Ardından Yapı Sektörü Değerlendirmesi![]()
Dr. Duygu Erten Yapılı çevreden kaynaklanan operasyonel emisyonlar, 2021’de 2020 seviyelerine kıyasla % 5 oranında arttı ancak COP27'de başlatılan 200'den fazla etkinlik ve birkaç yeni iklim eylemi girişimi ile inşaat sektörü, iklim çözümlerinin şu anda ölçeklendirmeye hazır olduğunu gösterdi. Sektörün artık farkında olduğu gibi yapılı çevre, esnek ve sıfır emisyonlu bir geleceğe gerekli geçişi sağlamak için kritik bir sektördür. Binalar, küresel enerji ile ilgili karbon emisyonlarının neredeyse % 40'ından ve çıkarılan tüm malzemelerin % 50'sinden sorumludur. Dünyada, artan nüfus artışı ve hızlı plansız kentleşme ile birlikte yeşil binalara olan talep artıyor. Daha hafif, modüler ve hızla sonuç alınacak projeler talepte. Hızla artan EDGE sertifikası sayıları dünyadaki algı artışının sonuçlarını göstermesi açısından önemli. COP27’nin çıktılarından biri olarak Kayıp ve Zarar Fonu’nun kurulması, bugüne dek atılan en önemli adımlardan birisi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Türkiye’nin güncellenmiş Ulusal Katkı Beyanı’na (NDC) göre emisyon azaltım hedefinin 2030’a kadar %21’den %41’e çıkarıldığını açıkladı ve emisyon pik tarihini 2038 yılı olarak aktardı. % 41 artıştan azaltım, 2020 seviyesine göre %33 artış anlamına geliyor. Bu revize, Türkiye’nin 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşmasının maliyetini de artıracak. Aslında bu, yeşil binalara ülkemizin karbon salımının azaltılmasında önemli bir fırsat sunuyor. Her sektör artırırken yapılı çevre sektörü azaltımla, toplam artışı telafi edebilir. Ortaya konan finansman sayesinde, büyük ölçekte finansman arayan güvenilir projelerle bir yatırım fırsatı yaratılacak. Yeşil binalar yoluyla emisyonların azaltılması, önümüzdeki on yıl içinde gelişmekte olan pazar şehirlerinde 24,7 trilyon dolarlık bir yatırım fırsatı sunuyor. Finanstan enerjiye ve istihdam yaratmaya kadar, yapılı çevre, ekonominin tüm bölümlerinde esnekliği ve iklim eylemini hızlandırabilir. BuildingToCOP Koalisyonu, küresel sera gazı emisyonlarının neredeyse % 40'ından sorumlu olan sektörü, finans, dekarbonizasyon ve adaptasyon ve esneklik gibi ana temalara odaklanan amiral gemisi etkinlikleri etrafında topladı. BM Üst Düzey İklim Şampiyonları, arzdan talebe ve politika uygulamasına kadar tüm seviyelerde ihtiyaç duyulan bir dizi kısa vadeli yol noktası eylemini başlatarak, yapılı çevre için tasarlanmış yol haritası izlediklerini gösterdiler. Kent ölçeğinde, inşaat sektöründen kaynaklanan emisyonları ve kirliliği azaltmak, piyasayı değiştirmek ve belediye tedariklerinde örnek teşkil etmek için dönüşümsel eylemler yürütülmeye devam ediliyor. COP27, C40 Şehirlerde Temiz İnşaat’a kadar olan süreçte şunları duyurdu: Londra ve Milano şehirleri, küresel inşaat işçileri sendikası BWI tarafından onaylanan C40'ın Temiz İnşaat Hızlandırıcısı'na katıldı ve küresel yapılı çevre sektörünü 2030 yılına kadar somutlaşmış emisyonları yarıya indirmede ve yeşil işler yaratmada desteklemek için özel eylemlerde bulundu. Şehirlerin liderliği ve C40'ın Temiz İnşaat programı, Biden/Harris yönetimi tarafından yeni Temiz Satın Al Girişimi'nin destekleyici mekanizmaları olarak kabul edildi.
IKEA Perakende, 2030 yılına kadar küresel yapılı çevreden kaynaklanan somutlaşmış emisyonları yarıya indirmek için geçen yıl Glasgow'daki COP26'da başlatılan C40'ın Temiz İnşaat Eylem komisyonuna katıldı. COP26 ve COP27, yapılı çevreyi küresel iklim tartışmalarında tekrar gündeme oturttu. Yapı ve inşaat sektörü paydaşları iyi örnekleri sergiledi ve hedeflere ulaşmak için boş durmadıklarını gösterdiler - karbondan arındırmak ve adil, esnek yapılı ortamlar yaratmak için çözümler zaten var - sadece ölçeklendirme kararlılığıyla devam etmemiz gerektiği anlaşıldı. Tüm dünyada yapılaşma artıyor ve inşaat sektörü 2050 yılına kadar sektörü karbondan arındırmak için kolektif olarak ve tüm paydaşlarla birlikte çalışmalıdır. Yapılaşma Paris Anlaşmasıyla uyumlu bir şekilde ilerlemek zorundadır. Bu nedenle, tüm yönetişim düzeylerindeki politika yapıcılar, sürdürülebilir ve dayanıklı bir bina ve inşaat sektörünün hedeflerine ulaşırken gerekli emisyon azaltımlarını sağlayan etkili politika araçları uygulamalıdır. Sanayi ve finans sektöründeki karar vericiler, sektörlerinin dönüşümünü benimsemeli ve karbonsuzlaştırmayı hızlandıran yeniliğe, ürünlere ve hizmetlere yatırım yapmalıdır. Sivil toplumun katılımı, gerekli değişimi desteklemek için çok önemli olacaktır. COP27, bir kez daha dayanıklılık ve sürdürülebilirliğin yaşam döngüsündeki her kararın temel taşı olduğunun altını çizdi. Tüm yaşam karbonuna odaklandı ve gömülü karbonu azaltmanın, operasyonel karbonu azaltmak kadar önemli olduğunu ortaya koydu. Gelecek için acilen yapılması gerekenleri GlobalABC 2022 raporu özetlerken; bu özet COP27 konferansının çıktılarıyla birlikte değerlendirilmeli... Bu rapor Küresel Binalar ve İnşaat İttifakı'nın (GlobalABC) amiral gemisi yayınıdır ve küresel olarak binaların ve inşaat sektörünün ilerlemesi hakkında yıllık bir anlık görüntü sunmaktadır. Bu yılki rapor, emisyonların ve enerji talebinin pandemi öncesi zirvenin ötesine geçtiğini ortaya koydu. Sektör, yatırımlarda ve Ulusal Olarak Belirlenmiş Katkılarının (NDC'ler) bir parçası olarak binalar da dahil olmak üzere ülke sayısında önemli bir artışa rağmen, 2050 yılına kadar karbonsuzlaştırmayı başaramayacağımızı ortaya koyuyor çünkü: 2040 yılında var olması beklenen yapı stokunun tahmini % 70'i henüz inşa edilmemiştir. Yapı ve inşaat sektörü 5,4 milyar ABD doları değerindedir ve 2024 yılına kadar % 6,4 oranında büyümesi beklenmektedir. GlobalABC raporunun tavsiyeleri aslında 2050 hedefleri için de yol haritası çiziyor. Bu nedenle yazımı bu hedefleri paylaşarak sonlandırmak isterim. Binalar Yol Haritaları aracılığıyla sürdürülebilir, sıfır karbonlu ve dayanıklı binalara ve inşaat sektörüne yönelik hedefler ve stratejiler belirlemek için ulusal paydaşlardan oluşan koalisyonlar oluşturulmalı. Hükümetler ve yerel yönetimler zorunlu bina enerji kodları oluşturmalı ve mümkün olan en kısa sürede net sıfıra ulaşmak için bina kodları ve standartları için bir yol belirlemelidir. Hükümetler ve devlet dışı aktörler enerji verimliliğine yaptıkları yatırımları artırmalıdır. İnşaat ve gayrimenkul endüstrileri, yeni ve mevcut binalar için sıfır karbon stratejileri uygulamalıdır. Yapı malzemeleri ve inşaat endüstrileri, değer zincirleri boyunca CO2 emisyonlarını azaltmayı taahhüt etmelidir. Hükümetlerin, özellikle de kentlerin, "döngüsel maddi ekonomilere" geçişi teşvik eden politikalar uygulaması gerekmekte. Hızlı büyüyen ülkeler ve ekonomiler, enerji tasarruflu tasarımları, düşük karbonlu ve sürdürülebilir inşaatı teşvik eden kapasite geliştirme ve tedarik zincirlerine yatırım yapmaya ihtiyaç duymaktadır.
Referanslar İlginizi çekebilir... Baymak, LEED Altın Sertifika'nın Sahibi OlduBaymak, 30 bin metrekarelik üretim tesisi ve ofis katını içeren alanda yaptığı uygulamalar sayesinde, Amerikan Yeşil Bina Konseyi (USGBC) tarafından e... Yapı Fuarı Rekor Sayıda Ziyaretçiyi AğırladıTürk yapı sektörünün en uzun süredir düzenlenen, Türkiye dışında Orta Doğu, Orta Asya ve Kuzey Afrika'dan alıcıları cezbeden fuar, 7400'ü yaba... ZeroBuild Summit'23'te, Sıfır Enerji Binalar'ın Mümkünlüğü Örnek Bina İle Ortaya KonacakBu yıl 4. kez düzenlenecek olan Uluslararası Sıfır Enerji Binalar Zirvesi ZeroBuild Summit'23'te; Sıfır Enerji Binalar'a dair tüm bileşenl... |
|||
©2023 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.