Yeşil Bina Dergisi 50. Sayı (Eylül-Ekim 2018)

yesilbinadergisi.com Yeşil Bina / Eylül - Ekim 2018 37 hükümet de bu konudaki çalışmaları destekleyecek etkinliklerde bulunmaya çalışıyordu. Tabi ki farklı bakanlıkların farklı hamleleri vardı. Artık geçtiğimiz iki sene içerisinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı topyekûn bir hareket başlatmayı hedefledi. İlk başta bunu destekleyebi- lecek adımları kendisi atmak, bununla ilgili bir yol haritası hazırlamak, kanun tasarısı ile bunu destekleyip, devletin diğer organlarını da hızlandırıp, bölgesel ısıtma ile ülkeyi donatmak ve alternatif ısıtma kaynakları ile bölgesel ısıtmanın kaynağını şekillendirmek istiyordu. Bana göre bu yolda ciddi adımlar attı. Biz de bu alanda gelecek üretim planlaması yoğun olan bir firma olarak, sektörel ihtiyacın bölgesel ısıtma olduğuna ve bunun dün- yayı daha verimli bir alana çevireceğine inandığımızdan bu alana yatırımlar yapı- yoruz. Fabrika alanlarımızı bu üretime odaklıyoruz. Ülkemizi bu yöne hazırla- maya çalışıyoruz. Ülkemizi bununla ilgili bir pazar haline getirme hedefimiz var ve bu konuda bakanlıkla da görüştük. Ülkemizde bölgesel ısıtmaya ihtiyaç var. Bölgesel ısıtma jeotermal kaynakla birlikte kullanılan ve bilinen bir yöntem. Burada edinilmiş tecrübeler ve bir sevi- yeye gelmiş ekip çok fazla. Bunların başında İzmir, Afyon, Simav ve adını daha saymadığımız birçok jeotermal uygulamada bölgesel ısıtma çalışıyor. Bunlar verimli ve verimsiz uygulamalar adı altında nitelendirilebilir. Bölgesel ısıtma konusunda bazı Avrupa ülkelerinden, kaynak arayışı ve kaynağın işletme modeli anlamında ülke olarak tecrübemiz çok fazla. Tek sıkın- tımız bunu bir merkezden yönetemiyor oluşumuzdu. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın bu konuda yaptığı çalışma bir kültür oturtma çalışması ve biz de bunu destekliyoruz. Bakanlık ekipleri ile yakın bir şekilde çalışıyoruz. Birkaç yıl- dır Danimarka Enerji Ajansı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yoğun bir ilişki içerisindeydi. Bu ilişkiden edindikleri tec- rübe ile 2023 kalkınma planı içerisinde bir aksiyon planı yayınladılar. Bu kitabın içeri- sinde bölgesel ısıtmaya ithafen; “Eğer yeni bir yerleşim alanı yapılacaksa ve TOKİ idaresindeyse bu alan içinde öncelikle bölgesel ısıtma değerlendirilmeli. Bunun da kaynağı olarak yenilenebilir enerji kaynakları fizibilite edilerek değerlendi- rilmelidir” deniliyor. Bunun için maddi bir kaynak ihtiyacı var ise İller Bankası adres gösteriliyor. Tabi bunlar devletin farklı kurumları. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı olmayan kurumlar. Bu yüzden bir yasa tasarısına ihtiyaç var. Bu yasa tasarısının şekillendirilebilmesi için de bu yılın Haziran ayında, Danimarka Enerji Ajansı ile bir çalışma başlatıldı ve sözleşme imzalandı. Bu kanun tasarısı ne kadar süre içerisinde meclise gelir de kabul edilebilir bilmiyoruz. Ama ben eminim ki bu yıl olmasa da önümüzdeki yıl bu çalışma gerçekleşecek. Biz de bu doğrultuda temellerimizi atıyoruz. Devletin kurumlarının da hükümetin siyasi kanadının da yönlendirmesi ve devletin yatırım kanallarının bu alandaki şekillendirmeleri başladı. Onlar da bu alanda tecrübe etmek istiyorlar. Bizim gibi bu alanda tecrübesi olan birkaç tane firma ile bir araya gelerek bilgi almaya çalışıyorlar. Bizim ürün portföyümüz çok geniş olduğu için ihtiyacın çoğunu karşı- layabilen bir firmayız. Boru ve boru üstü ekipmanlar dışında bina tarafındaki bütün ekipmanları temin edebilir durumdayız. Bu işin hidronik tarafında biz varız. Bu sebeple de yakın ilişki içinde olmamız, “Sektörel ihtiyacın bölgesel ısıtma olduğuna ve bunun dünyayı daha verimli bir alana çevireceğine inandığımızdan bu alana yatırımlar yapıyoruz”

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=