Yeşil Bina Dergisi 48. Sayı (Mart-Nisan 2018)
yesilbinadergisi.com Yeşil Bina / Mart - Nisan 2018 21 dostu ürünler haline dönüştürme gibi yeni kavramlar getirmiştir. Patent birçok sektörde sürdürülebilirlik hareketinin yolunu açmıştır. C 2 C konseptine göre her sektörde tasarımcılar yeni ürünler ortaya koymaya başlıyorlar. Bu ürünler ilk gün- den, kullanımlarının sonunda biyolojik çevrime girebilecek ve en azından kom- post olabilecek ya da teknik çevrimlere girebilecek şekilde tasarlanıyor. Atık kav- ramı yok oluyor. Bunun yerine eskiyince tekrar üretildiği fabrikalara yollanabilen ürünler ortaya çıkıyor. Düşünce sistemi gereği, bu anlayışla tasarlanan ve üreti- len çevreci ürünler aynı zamanda yüksek kalitede oluyor. EPEA, C2C patentini bir sertifikaya çevirmiş ve çevreci malzemeleri verme çalışmalarını yürütmektedir. C2C logosu sayesinde işletmeler ekolojik ve akıllı bir tasarım yaptıklarını görünür bir şekilde ortaya koyabilmektedirler. Tüketici de C2C logosunu taşıyan ürünün ekolojik kalite ölçütlerini taşıdığını kolayca göre- bilmektedir. C2C sertifikası, Basic- Silver- Gold ve Platin olmak üzere dört ayrı sevi- yede verilmektedir. C2C etiketi alan malzemeler şu üç anlayışa göre tasarlanmaktadır. 1) Atık=Besin Bu eşitlik atık kavramı ortadan kalkıyor anlamına geliyor. 2) Güneş enerjisinin (doğrudan ya da depolanmış veya dönüşmüş olarak) kullanılıyor olması 3) Biyolojik ve kültürel olmak üzere çeşitliliğin desteklenmesi (1). BIYOLOJIK BESIN DÖNGÜSÜ Biyolojik besinler doğal ürünlerdir ve biyolojik olarak parçalanırlar. Yeryüzü için bir tehlike oluşturmazlar. Kullanıldıktan sonra atıldıklarında doğaya karışır ve parçalanma proseslerine katılırlar. Buna benzer biçimde biyolojik besin olarak tasarlanmış ürünler “tüketim ürünleri” adını alırlar. Güvenli bir şekilde doğaya geri dönerler, sağlıklı ve yaşayan sistem- lerde besin olurlar. Temizlik maddeleri, tek kullanımdan sonra atılan ambalaj- lar, kullanılırken biyolojik, kimyasal ve fiziksel olarak değişime uğrayan ürünler (halı tabanları, fren balataları gibi) biyolo- jik besin olarak geliştirilmeye uygun tipik tüketim ürünleridir. Teknik Besin Döngüsü ise karmaşık, dayanıklı tüketim ürünleri ve mineral kaynaklara göre teknik “metabolizma”ya girebilirler. Bu metabolizma çevriminde atıklar değil, besinler oluşur. “Teknik bir besin”, daha sonra tekrar geri kazanılabil- mesi ve tekrar kullanılabilmesi için kapalı bir üretim çevriminde kalması gereken bir malzemedir. Malzeme bu sayede yaşam çevrimleri sırasında değerini ürün olarak korur. Malzemelerin değerlerini artırma- larına “upcycling” adı verilmektedir. Bu teknik besinler, uzun süreli ihtiyaçlar için üretilecek “dayanıklı tüketim ürünleri” içinde kullanılmaktadırlar. Kullanıcı ürün- den sanki sahibiymiş gibi yararlansa da ürün gerçekte üreticisine ait olarak kal- maktadır (3). Bu sonsuz sirkülasyon, tekrar hazır- lanma ve yeniden yararlanma için geliş- tirilmiş olan dayanıklı tüketim ürünleri yaratabilir. Yer döşemesi sektöründe, Amerikan Shaw firması, ürün hizmeti konseptini benimsemiş bulunmaktadır. Shaw, EcoWorx yer döşemesini, Naylon 6 eski halı elyaflarının tekrar geri kazanıldığı ve önemli bir malzeme kaybına yol açma- dan yüksek kaliteli ipliğe dönüştüren bir sistem geliştirmiş. Geliştirilen bu sistem, yeni yaşam çevrimi sayesinde eski Nay- lon 6’ya yeni bir değer katmaktadır. Hal- buki bilinen geri dönüşüm proseslerinde, sentetik malzemenin polimer uzunluğu kısaldığı ve inorganik malzeme başka bir madde ile kirlendiği için, son ürünün kali- tesi düşmektedir. Bu da geri kazanılan malzemeden yararlanmayı sınırlamakta ve kullanım alanını daraltmaktadır (4). Bu kavram, kalite kaybı olmaksızın sonsuza dek tekrar kullanılan “kalitesi artırılan” güvenli işlemler ve ürünler yarat- mamız gerektiği üzerine kurulu. Önceleri gerçekçi gelmeyen bu fikir, Braungart ve McDonough tasarım uygulamalarında defalarca kullanıldı. McDonough, bir İsviçre şirketi için bir ekolojik tekstil içe- riği hazırlama ile görevlendirildi. Şirket, başlangıçta geri dönüşümlü pamuk ve PET kullanarak yapılan bir tekstil ürünü önermişti. Ancak C2C felsefesine göre yazılan raporda şunlar yazılıydı. 1) Kullanılan malzemeler, mesela pamuk, yüksek pestisit seviyelerini kullanarak ve üretmek için büyük çevresel hasar yaratan, dünyadaki en zararlı bitkidir. PET, gibi zararlı kimyasallar içeriyor. 2) Çoğu ürünün içinde zehirli maddeler var. 3) PET şişe geri dönüştürülemez. Çünkü bu bir döngü sonudur. Ayrıla- mayan uyumsuz malzemeleri karış- tırdığından, ürün asla geri dönüştü- rülemez. Bu gerçek bir atık, ancak C2C felsefesine göre artık atık yok, her şey geriye dönebiliyor. SIFIR ATIĞA DOĞRU Avrupa Birliği’nde inşaat projelerinden çıkan inşaat ve yıkım atığı, en gereksiz atık malzemelerindendir. En son çıkan inşaat ve atık raporuna göre, bu atık Avrupa Birliği’ndeki tüm atığın %30’unu oluş- turmaktadır. Bu atığın %60’ı atık saha- larına yollanmaktadır. Yollanmayanlar ise ayrıştırmanın çok zor olduğu şekilde toplanmakta ve içindeki kıymetli mad- delerle atık olmaktadır (down-cycled). Her yıl inanılmaz miktarda ekonomik ve
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=