Yeşil Bina Dergisi 29. Sayı (Ocak-Şubat 2015)

51 YEŞİL BİNA / ŞUBAT 2015 cephe ile planlanmış. Yapının iç yüzeyi kare formlu iken dış yüzeyi aynı geometrik formun her katta 1.2 derece döndürül - mesi ile oluşan dinamik bir forma sahip. Bu form, yapı cephesinin rüzgar yüklerine karşı davranışını olumlu yönde etkilerken, kent siluetinde de yapının tanınabilirliğini sağlıyor. İç yüzey ile dış yüzey arasında kalan kısım, kışın güneş etkisiyle ısıtılan havanın muhafaza edilmesi ile ısıtmaya, yazın bu kısımdaki havanın hızlı sirkülas - yonu ve ikinci yüzeyin gölgeleme etkisi ile soğutmaya katkıda bulunarak önemli bir enerji tasarrufu sağlayacak şekilde plan - lanmış. Betonarme ve çeliğin birarada kullanımından oluşan kompozit taşıyıcı sistemi yapının deprem yüklerine karşı mükemmel bir performans göstermesini sağlıyor. Bunun yanı sıra daha az yer kap - ladığı için daha kullanışlı kat planlarına olanak veriyor. 3,5 metre yüksekliğindeki radye temelin altına konumlandırılan 65 metre derinliğindeki baret temeller, yapı - nın deprem güvenliği için alınmış önemli tedbirlerden biri. Her iki kulenin teknik katlarında kullanılan özel outrigger sis - temi ise deprem ve rüzgar yükleri için alınmış bir diğer önemli tedbir. Miray İnşaat Şantiye Şefi İnşaat Mühendisi Ozan Çağlar İnaç “Süreci Erken Başlattık” “G ünümüzde enerjinin ve doğal kay - nakların verimli ve sorumlu bir şekilde kullanımının tüm tasarımcı ve yatı - rımcıların sorumluluğu olduğuna inanıyoruz. Çevreye saygılı, az enerji tüketen, atıklarını arıtan yapıların tasarımının sürdürülebilir bir gelecek için önemi büyük. Mistral Ofis’in çift cidarlı cephe tasarımı ya da konutta kullan - mış olduğumuz gri su sistemi bu sürdürüle - bilir bakış açısının ürünü. Mistral İzmir LEED Yeşil Bina değerlendirme sistemi kriterlerine göre tasarlanıp inşa ediliyor ve Türkiye’nin LEED Platin ön sertifikası almış ilk projesi. Bu açıdan bakıldığı zaman uluslararası geçerliliği olan LEED sistemi ile sürdürü - lebilir özellikleri tescil ediliyor ve konuya olan yaklaşımımızın ciddiyeti, en yüksek seviye olan LEED Platin sertifikasyonu ile görülüyor”. “LEED sertifikasyonuna uygun olarak tasarlanan ve inşa edilen, hem de bunu en yüksek seviye olan LEED Platin sevi - yesinde gerçekleştiren bir projede zorluk - lar olabiliyor ancak süreç yeterince erken başlatıldığı ve tüm paydaşlar dahil edildiği takdirde bu zorluklar kazanca dönüşüyor. Nitekim LEED sertifikasyonunun kalite ve performans odaklı yaklaşımı sayesinde konvansiyonel duruma göre daha sürdü - rülebilir bir ürün ortaya çıkıyor ve bu ürün kullanıcılarına kazanç olarak geri dönüyor. Tasarım ve inşaat ekiplerinin entegre bir şekilde çalıştıkları bir ortamın yaratılması, aşılması gereken en önemli engellerden biri oluyor. Projemizde bu sürecin doğru bir şekilde yürütülmesi ve efektif kararla - rın alınması sürdürülebilirlik danışmanımız Ömer Moltay (Mimta EkoYapı) sayesinde mümkün oldu.”

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=