Yeşil Bina Dergisi 25. Sayı (Mayıs-Haziran 2014)
ucuz olduğu savunuluyor. Bu, kömürde hangi maliyetleri göz ardı ettiğinize bağlı bir yaklaşım. Toplumsal ve çevresel mali - yetleri bu hesabın içine katmadığınız sürece tabi ki üretilen elektrik ucuz görü - nür. Güneşte hesap çok kolaydır. Toplum - sal, çevresel unsurlar yoktur. Sistemin maliyeti çıkartılır, üretilen elektrik belir - lenir ve sonuç ortaya çıkar. Fakat diğer - lerinde bu bu kadar kolay değildir. Bir madencinin, “Babam da burada maden - ciydi. Benim gibi bu şartlarda çalışıyordu. Oğlum da eğer göç etmezse burada aynı şartlarda çalışacak” demesinin ardından, kömürden elde edilen o elektriğin ucuz olduğu söylenemez. Çünkü toplumsal ola - rak bu ekonomik maliyetin çok üzerinde bir maliyet ödüyoruz. Nükleer de aynı. Risk faktörünün maliyeti hesaba girme - den elektrik ucuz denilemez. Ki devletin nükleere verdiği fiyat da hiç ucuz bir fiyat değil. Peki atık ne olacak? Atığı saklama maliyetiniz ne olacak? İş güvenliği, çevre güvenliği ne olacak? Bu sorulara verilen cevaplar hiç mantıklı değil. Sonuç olarak bugün toplumsal ve çevresel faktörleri de hesaba kattığımızda en uygun enerji kaynağı “güneş”tir. çanak antenini koyabiliyor. Bu durumda Türkiye’de apartmanlarda maksimum yapılabilecek şey, ortak mahallerin ener - jisinin güneşten elde edilebilmesi oluyor. Bu da apartman sakinlerinin zor olan iznini gerektirince, işler karışıyor. Yani hem imar yapımız hem de yaşam tar - zımız evsel yapılarda fotovoltaikle enerji üretimini desteklemiyor. Türkiye’de bir diğer konu ise yazlık konutlar... Sahillerimizde yüzbinlerce yazlık konut var ve bu konutlar az katlı ve müstakil olmaları nedeniyle enerji üre - timine uygunlar. Çok rahatlıkla enerjilerini kendileri üretebilirler. Fakat üç ay ikamet edilen bir yazlıkta yılın diğer dokuz ayında üretilen bu elektrik ne yapılacak? Dokuz ay kullanılmayan elektrik devlete satıla - biliyor. Fakat bu maalesef o kadar kolay değil. Bürokratik olarak çok fazla işlem yapılması gereken bir süreçle karşı kar - şıya kalınıyor. Enerji üretiminde kullanılan tüm ekipmanın çizimleri, detayları talep ediliyor, teknik dosyaların hazırlanması, bağlantı başvurusu için dilekçe, ücret gibi hiçbir yazlıkçının uğraşmak istemeyeceği evraklar isteniyor. 25 yıl kullanılabilecek 2 kW’lik sistemin kurulum maliyeti 2500 “Çok sayıda projede yer aldık” “F orm Grup bünyesinde 2009 yılında kurulan Form Temiz Enerji Sistem - leri olarak güneş enerjisi alanında faaliyet gösteriyoruz. O dönemlerde 1 kW’lık bir sistemin maliyeti 5 bin euro’dan daha yük - sek, yani oldukça pahalıydı. Bu ve aynı zamanda elektrik fiyatlarının ucuz olması nedeniyle kurulduğumuz dönemde çok fazla bina uygulaması gerçekleştiremedik ve o süreçte başka neler yapabileceğimize odaklandık. Bina uygulamalarının sayısının fazla olmaması dolayısıyla sahip olduğu - muz kaliteli ürün gamını diğer firmalara da kullandırmayı amaçladık. Toptan bir elektronik satış ağı kurduk. O dönemde yaklaşık 360 tane alt bayimiz oldu. Bu sistemle 2013’ün sonuna kadar aktif ola - rak çalıştık ve lider bir ürün tedarikçisi olduk. Yıllar itibariyle önce lisansız elektrik üretimiyle ilgili kanun ve yönetmeliklerin çıkması, geçen yıl da 500 kilowatt’tan 1 megawatt’a yükselmesi nedeniyle aslında başlangıçtaki işimize geri döndük...” “2013 yılına kadar Türkiye’de özel - likle konut binaları uygulaması konu - sunda en çok iş yapan firma olduk. İlk başta yaptığımız küçük uygulamalar vardı. Örneğin Eser Holding’in Ankara binasına yaptığımız gibi daha çok Yeşil Bina serti - fikasına yönelik çalışmalardı. Diğer taraf - tan özellikle İstanbul’da Emlak Konut ve Varyap’ın projelerinde yer aldık. Şu anda Ataşehir’deki Sarphan Finans Park’ta çalış - malarımız devam ediyor. Sarphan Finans Park bünyesinde 54 katlı, kat bahçeli ve her türlü konforu içeren Sarphan Finans Park Residence, Sarphan Finans Park Otel ve Sarphan Finans Park Ofis yer alıyor. Sarphan Finans Park’ta binanın çevresinde ‘S’ler çizerek giden bir panel uygulamamız var. Yingli markalı panellerin kullanıldığı 100 kw’ı aşan bir uygulama olacak. Şu an ilk ürün tedariği yapıldı fakat henüz uygulamaya geçilmedi. Altyapı çalışma - ları yapılıyor. Tamamen kendi ürettiğimiz alüminyum kontrüksiyonu kullanıyoruz. Bir diğer projemiz, Tekno Park projesi. Kurtköy’deki Tekno Park’ın girişindeki ilk bina yapıldı ve bu binanın üzerine 100 kW’lik elektrik üreten sistemimizi yerleş - tirdik. Ayrıca Migros, Perfetti, Swiss Otel, Mesa, Özdilek, Beşiktaş Koleji, Açı Koleji, İÜ Orman Fakültesi gibi birçok kurumun çeşitli projelerinde yer aldık.” euro. Üç ay elektriği ücretsiz kullana - caksın, dokuz ay da devlete satacaksın; bakıldığında mükemmel bir tablo. Ama pratikte öyle bariyerler oluyor ki kimse de bu zahmeti çekmek istemiyor. Bu bari - yeri geçebilen ev sayısı da böylece bir veya ikide kalıyor. Yazlıklarımız güneşten kavruluyor, yoğun güneş ışığı altında yaşı - yoruz fakat elektrik üretmemiz mümkün olmuyor. Elektrik dağıtım şirketlerine bazı ülkelerde olduğu gibi, dağıttığı elektriğin belli bir yüzdesinin güneş kaynaklı olması istenebilir. Böylece bağlantı başvuru süre - cini kolaylaştıracak adımlar atılır. Güneş için tüketici kredilendirme mekanizması da Türkiye’de henüz oluşturulamadı. Dev - letin, finans kuruluşlarıyla bunun altyapı - sını oluşturması gerekiyor. Yeşil Bina: Güneş enerjisi sistemlerine yapılan yatırımın geri dönüşü ne kadarlık bir süreyi kapsıyor? Enis Behar: Geri dönüş hesabını sadece ekonomik faktörlere indirgememek lazım. Fizibilitenin içinde başka faktörleri de göz önüne almak gerekiyor. Mesela kömür veya nükleerden üretilen elektriğin daha 43 YEŞİL BİNA / HAZİRAN 2014
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=